|
|
|
Isık Göl, coğrafî konum olarak, Orta Asya'da Tanrı Dağları'nın kuzeybatısında Küngey Ala Dağlan ile Terskey Ala Dağlan arasında bulunmaktadır. Tam mevkii itibariyle 76 14' - 78 30' doğu meridyenleri ile 42 10' - 42 50' kuzey paralelleri arasındadır. Dünyanın ikinci büyük krater gölüdür ve deniz seviyesinden 1609 metre yüksekliktedir. Alanı 6202 metrekare, en derin yeri 702 metre olup, büyük bir su rezervuarıdır. Derinlik bakımından ise dünyada üçüncü sıradadır.
Göle bu adın verilmesinin sebebi, suyunun sıcak olmasındandır. Mukaddes, mübarek dağ anlamına gelen Izık-art'ın yakınında olmasından dolayı Izık kelimesinden gelme ihtimali de vardır. Ancak M. Ö. II. yüzyıl Çin kaynaklarında, Je-hai (sıcak deniz) adıyla zikredilmiştir. Orta Asya Türk lehçelerinde Issık, İslam kaynaklarında iskuk, iskul, isigkul, iskul, isî-kul şekillerinde kaydedilmiştir. Unkovskiy, gölün suyunun tuzlu olmasından dolayı, 1722'de yaptığı haritasına, Tusköl (Tuzgöl) adıyla almıştır. Moğol asıllı Kalmuklar ise, Kırgızlar'ın demir işlediklerini gördükten sonra, buraya Temurtu-Nor (Demirli Göl) demişlerdir.
Doğudan batıya uzanan sıra dağların kuşattığı bir çukuru işgal eden gölün, kuzey sahilleri oldukça diktir. Güneyindeki dağların etekleri ise daha az meyilli olduğundan güneyden göle dökülen çaylar, su havzaları teşkil ederler.
Kuzeyini Küngey, güneyini Terskey dağlarının çevirdiğini söylediğimiz Isık Gölü'nün batısında Kızıl-Ompul, doğusunda İçke Tasma dağlan vardır. Ancak, bunların hepsi Ala Dağları oluştururlar. Göl, aynı zamanda Tanrı Dağları'nın en yüksek noktası Han-Tengri'ye yakındır.
Uzunluğu yaklaşık 185, genişliği 60 kilometre içinde ada bulunmayan gölün sahilleri az girintilidir. Doğu tarafında, Tasma yarımadasının her iki tarafında, küçük körfezler vardır. Dağlardan inen çaylar, karların eridiği mevsimde sel halinde akarlar. Kuzeyde Taldı-bulak, Turaygır, Kese-sengir, Büyük Aksu, Küçük Aksu ve Koysu; doğuda Tüp, Cırlagan; güneyde Kara-kol, Ceti-oğuz, Kızıl-su, Barsgan, Ton (Ten veya Tün), Çiçkak, Ak-Terek, Cuka çayları, göle dökülen başlıca su kaynaklarıdır. Yılda yaklaşık 6 bin kilometreküp su bu kaynaklardan aktığı halde, göldeki su seviyesi yükselmemektedir. Bunun sebebinin fazla buharlaşma olduğu bilinmektedir. Çünkü hiçbir taraftan akıntı olmadığına göre, her sene l metre yükselmesi gerekmektedir. Dağlardaki karların eridiği Ağustos aylarında göle akan sularda büyük artış görülmektedir. En düşük su seviyesi ise, Şubat aylarındadır.
Sahillerinde 50 metre yükseldikte taraça ve 300 metre yükseldikte fosiller ve göl bakiyelerinin bulunması, bir zamanlar su seviyesinin daha yüksek olduğunu göstermektedir. Eskiden buraya akan Çu ırmağı, sonradan mecrasını değiştirerek başka tarafa yöneldiği için gölün suyu azalmıştır.
Derin yerlerinde tuzluluk oranının yüzde 6'ya kadar çıkması, Isık Göl'ün akıntısız olmasından kaynaklanmaktadır. Suyunun rengi yeşilimtırak ve çok berraktır. Sıcaklığı, yazın Temmuz ayında 19 dereceyi bulmakta, 20 metre derinlikten itibaren sıcaklık hızla düşmekte ve normal haline dönmektedir. Kışın sadece sahil boyları ve çayların ağızları donmaktadır. Gölün bulunduğu havzada sık sık depremler olmaktadır. Çok miktarda balık bulunmaktadır.
Tarım yapmaya elverişli münbit bir araziyle çevrili Isık Göl bölgesinde, buğday, pamuk, şekerpancarı, mısır ve tütün yetiştirilmektedir. Havzadan kömür, petrol, çinko, demir ve kükürt gibi madenler çıkarılmaktadır.
XVI. asırda yazılan meşhur Carta Catalana adlı atlasa alınan gölün kuzey kıyısındaki şehirde, Ermeniler'e ait bir manastır görülmektedir.
|
|
|
|
|
|
|